Uzun bir restorasyon sürecinin ardından geçtiğimiz aylarda açılan ve restore edilmiş hali ile herkesi kendisine hayran bırakan Yerebatan Sarnıcı, İstanbul tarihinin en önemli kültür varlıkları arasında yer alıyor. Yerebatan Sarnıcı, Ayasofya’nın güneybatısında, Soğukçeşme Sokağı’ndan ziyaretçilerini selamlıyor. Bu eşsiz kültür mirası, Bizans imparatoru I. Justinianus tarafından yapılmış ve döneminde şehrin su ihtiyacını büyük ölçüde karşılamış. Bugün müze ve etkinlik mekanı olarak kullanılan Yerebatan Sarnıcı düğün çekimi için en çok tercih edilen yerlerden biri. Aynı zamanda Yerebatan Sarnıcı etkinlik ve eğlencelerin ilk duraklarından.
Bu içeriğimizde Yerebatan Sarnıcı restorasyon sonrası değişimine ve sarnıç hakkındaki detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Yerebatan Sarnıcı Hakkında Bilgi
Yerebatan Sarnıcı, 526-527 senelerinde Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından yaptırılmış. Ayasofya’nın güneybatısında yer alan bu kapalı sarnıç, şehrin bir dönemler su ihtiyacını karşılıyordu. Suyun içerisinden yükselen pek çok mermer sütun nedeni ile Yerebatan Sarayı olarak da bilinir.
Yerebatan Sarnıcı’nın üzerinde daha önce bir bazilika bulunuyordu. Bu nedenle Bazilika Sarnıcı ismi ile de adlandırılırdı. Şehrin birinci ve ikinci tepeleri arasındaki bölgelerin su ihtiyacını karşılayan Hadrianus su yollarına bağlıydı. İstanbul’un Fethi’nden sonra Sarayburnu ve Bahçe Kapısı civarlarına su dağıtan sarnıç, Osmanlılar şehirde kendi su tesislerini kurunca kullanılmamaya başlandı.
Artık kullanılmasa bile bulunduğu mahallenin bir simgesi haline gelen Yerebatan Sarnıcı, günümüzde müze ve etkinlik mekanı olarak sık sık kullanılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Kültür A.Ş. tarafından işletiliyor.
Yerebatan Sarnıcı Hikayesi
Sarnıçta bulunan Medusa başı, bazı rivayetlere ve hikayelere konu olmuştur. Bunlardan biri de sarnıcın resmi internet sitesinde şu şekilde ifade ediliyor:
‘Bir efsaneye göre Medusa, Yunan mitolojisinde yeraltı dünyasının dişi canavarı olan üç Gorgona’ dan biridir. Bu üç kız kardeşten yılan başlı Medusa, kendisine bakanları taşa çevirme gücüne sahiptir. Bir görüşe göre o dönemde büyük yapılar ve özel yerleri korumak için Gorgona resim ve heykelleri kullanılırdı ve sarnıca Medusa başının konulması da bu yüzdendir.’
Yerebatan Sarnıcı Nerede?
Yerebatan Sarnıcı, İstanbul’un Fatih ilçesinde Sultanahmet’te yer alıyor. Ayasofya’nın güneybatısında, Soğukçeşme Sokağı’nda olan Yerebatan Sarnıcı’nın tam adresi ve konum bilgileri ise şu şekilde:
Adres: Yerebatan Cad. Alemdar Mah. 1/3 34410 Sultanahmet-Fatih/İSTANBUL
Google Haritalar konum bilgisi için tıklayın.
Yerebatan Sarnıcına Nasıl Gidilir?
Yerebatan Sarnıcına İstanbul’da ulaşmanın pek çok alternatifi var. Buraya dilerseniz kendi özel aracınızla dilerseniz de toplu taşıma kullanarak gidebilirsiniz. Ayasofya’nın hemen yanında bulunan Yerebatan Sarnıcına Eminönü’nden tramvaya binerek gelebilirsiniz. Tramvaydan Sultanahmet Durağı’nda inerek Yerebatan Caddesi’ne doğru ilerlemeniz gerekiyor.
Anadolu Yakası’ndan Yerebatan Sarnıcına gelmek için de vapuru tercih edebilirsiniz. Vapurdan indikten sonra Sultanahmet’e gelen toplu taşıma araçlarını kullanabilirsiniz.
Yerebatan Sarnıcı Giriş Ücretleri
Yerebatan Sarnıcı restore edildikten sonra giriş ücretleri de güncellendi. Mevcut ücretler şu şekilde:
NOT: Kültür Bakanlığı’na bağlı olmadığı için Müze Kart geçmiyor. Kredi kartı ve nakit geçerli. Döviz kabul edilmiyor. Giriş biletlerinin Passo üzerinden online satın alınabileceği belirtiliyor.
Yerebatan Sarnıcı giriş ücretleri değişebileceğinden mutlaka Yerebatan Sarnıcı resmi web sitesi üzerinden teyit almanızı öneririz.
Dilerseniz telefon üzerinden de ulaşabilirsiniz.
Yerebatan Sarnıcı Telefon Numarası: 0 (212) 512 15 70
Yerebatan Sarnıcı Ziyaret Saatleri
Yerebatan Sarnıcını ziyaret etmek için gideceğiniz gün ve saate dikkat etmeniz öneriliyor. Güncel ziyaret saatleri şu şekilde:
Haftanın her günü 09.00 – 19.00 arası.
Çok kalabalık günlerde ziyaret etmek istemiyorsanız hafta içi gitmeyi tercih edebilirsiniz. İnsanlarla iç içe bir tur için de hafta sonu sarnıca gidebilirsiniz.
Yerebatan Sarnıcı Mimarisi
Yerebatan Sarnıcı, özellikle mimarisi ile dikkat çekiyor. Bu yapı, dikdörtgen planlıdır ve kayalık bir zemine oturmuştur. Tuğladan inşa edilen sarnıcın ölçüleri ilk kez I. Dünya Savaşı döneminde Alman arkeolog Eckhard Unger tarafından alınmıştır. 138 x 64,6 metre olduğu belirtilen Yerebatan Sarnıcı, yaklaşık 100 bin ton su depolama kapasitesi ile bilinir.
Üzerindeki tuğla örgülü tonozu 336 sütun taşır. Doğu- batı yönünde 28, güney-kuzey yönünde 12 sütun sırası bulunan Yerebatan Sarnıcı’nın kuzeybatı tarafında yer alan ve II. Abdülhamit döneminde kapatılan alan içerisinde kalan 41 sütunu bugün görülemiyor.
Yapıda bezemeli sütun, Korint sütun başlıkları, ters yüz edilmiş Medusa gibi devşirme malzemeler bulunuyor. 98 adet sütun ise Yerebatan Sarnıcı için özel yapılmış. Yerebatan Sarnıcına güneydoğu tarafındaki taş merdivenlerle iniliyor.
Popüler Kültürde Yerebatan Sarnıcı
Yerebatan Sarnıcı, mimarisi ile Dan Brown’un 2013’te yayınlanan Cehennem adlı gerilim ve gizem romanına da konu olmuştur. Kitap, 2016 yılında filme uyarlanmıştır. Başrolünde Tom Hanks’in yer aldığı filmde çekimler Budapeşte’deki film platosunda tamamlanmıştır. Sarnıcın birebir kopyası buraya yapılmış; zarar görmemesi için çekimlerde Yerebatan Sarnıcı tercih edilmemiştir.
Yerebatan Sarnıcı Ziyaretçi Yorumları
Yerebatan Sarnıcını ziyaret eden milyonlarca insan buraya hayran kalıyor. İşte ziyaretiniz öncesinde size rehber olabilecek bazı ziyaretçilerin yorumları:
’23 Temmuz 2022 itibariyle tekrar açıldı. Restore edilmiş hali gerçekten harika. Ortam ışıklandırması ambiyansı çok güçlü yapmış.’
‘Restorasyon şahane olmuş. Saat başlarında ışık, ses ve duvara/sütunlara yansıtılan görsel şovdan oluşan bir sunum var; kaçırmamanızı öneririm. Maksimum 45 durmak bence yeterli. Giriş ve çıkışlar eskisi gibi. Giriş kısmında güzel bir dış cephe çalışması olmuş; modern ve şık. Güvenlik sırayla alıyor ziyaretçileri. İçeride yürürken hem yer ile hem de sütunlarla olması gereken mesafe tutuluyor; bence bu çok önemli. Bazı kültür varlıkları da sergileniyor ayrıca; çok ilgimi çekmediler ama fena değiller.’
‘Hayatımda bu kadar mükemmel bir yer daha görmedim! dünyada bir eşi benzeri yok bile, gerçekten muhteşem olmuş restorasyonu. Tarih sanat iç içe. Kapısında beklediğiniz her saniyeye kat ve kat değiyor. Bu arada dilek dileyip Medusa’ya para atmayı unutmayın.’
‘Alanı kullanım şeklinden midir bilmem Restorasyondan sonra sanki daha da büyük geldi. İçeriye heykeller koymuşlar çok güzel olmuş. Geçmişten ellerle bugünün ellerinin birleşimi olmuş. Keşke sergi alanı gibi de kullanılsa. İçeriye umarım eskisi gibi kafe yapmazlar. Bu haliyle çok iyi hissettiriyor.’
‘İmparator Justinian tarafından yaptırılmış Bizans yapısı 532 yılında inşa edilmiştir. Yeraltı Bazilikası olarak da bilinen Yeraltı Sarnıcı İstanbul’un günümüzde en iyi korunan sarnıcı olma özelliğini taşımaktadır. Bu sarnıcın inşasında iddialara göre 7000’den fazla köle çalıştırılmıştır. Yerebatan Sarnıcı, Bizans Büyük Sarayı’na ve çevredeki yapılara Karadeniz yakınlarındaki bir rezervuardan 20km su kemeri vasıtasıyla 80.000 metre su kapasitesine hizmet vermek için su depolaması olarak tasarlanmıştır. Bu sarnıçtaki belki de en ilgi çekici nokta, sarnıcının kuzeybatı köşesindeki baş aşağı Medusa kafalarıdır. Turistik cazibe merkezi ve müze olmanın yanı sıra günümüzde Bazilika Sarnıcı modern konserleri ve tarihi çatısı altındaki tiyatro oyunlarını ağırlıyor.’